- öncülük
- озвонч. -ğü1) положе́ние / обя́занность ли́дера2) ли́дерство, руково́дство3) приорите́т
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
öncülük — is., ğü 1) Öncü olma durumu 2) Önderlik Bu millet Batı tipi tiyatroyu Muhsin Ertuğrul un öncülüğüne borçlu... H. Taner Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller öncülük etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
önçülük — dan. bax öncüllük … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
öncülük etmek — bir işi başlatmak, bir işin başlamasına önayak olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bayraktarlık etmek — öncülük etmek, yol göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dekadan — is., Fr. décadent XIX. yüzyıl sonlarında Fransa da natüralistlere karşı çıkan sembolizm akımına öncülük etmiş olan sanatçı Fakat son zamanlarda zuhur eden sembolist yahut dekadan edebiyatlar terbiye noktainazarından muzır amillerdendir. Z. Gökalp … Çağatay Osmanlı Sözlük
gelecekçilik — is., ği İtalyan şairi Marinetti nin 1909 yılında yayımladığı bildiri ile ortaya çıkan, yeni hayatı övme, geleneksel edebî kuralları yıkma amacını güden ve Dadacılık, gerçeküstücülük vb. akımlara öncülük etmiş olan edebiyat çığırı, fütürizm … Çağatay Osmanlı Sözlük
kösemen — is., hlk. 1) Sürünün önünden giderek ona kılavuzluk eden koç veya teke 2) Dövüşken iri koç veya teke 3) Yol gösteren kılavuz 4) ekon. Borsada öncülük yapan hisse … Çağatay Osmanlı Sözlük
önderlik — is., ği Önder olma durumu veya öndere yakışır davranış, öncülük, liderlik Bu önderliği onların yapması daha doğru olmaz mı? H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
pişdar — is., ask., esk., Far. pīşdār 1) Öncü 2) Öncülük eden, önde giden kimse Pişdarlarımız son dağların üstünden İzmir e bakıyor. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
öncül olmak — hlk. kılavuzluk, öncülük etmek Top top olmuş güzellerin sürüsü / Öncül olmuş çeker gider birisi. Halk türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayak tutmak — hlk. 1) mâni yarışmalarında karşısındakine uyması gereken uyağı vermek Mânicilerden biri gülerler diye bir ayak tutar, ona biri karşılık verir. S. Birsel 2) öncülük etmek 3) söz açmak 4) ileride söylenecek bir söze önceden zemin hazırlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük